twitter
    What I think, What I do

Archive for ‘November 2011’

Kaybolan Yıllar

Kaybolup giden insan hayatları, kaybolup giden yıllar...

1000 gün oldu Mustafa Balbay'ın tutuklandığı günden beri. 1000 gündür özgürlüğü elinden alınmış bir adam, babaları ellerinden alınmış bir aile...

Bir siyasi dava...

Kaybolup giden hayatlar...

4 yaşında, babasını sadece görüş günleri, ayda 45 dakika görebilen bir çocuk.
Babasının hasretiyle büyüyen bir çocuk.

Kocasını görmek isteyen bir kadın.

Arkadaşıyla oturup rakı içmeyi, "Ne olacak bu memleketin hali" demeyi özleyen arkadaşlar...

**

Bir gün gelecek, artık 4 duvarın dışına çıkabilirsin denilecek..

Dışarı çıkacak, temiz havayı içine çekerek
Belki İstanbul boğazına bakarak bir çay içmek isteyecek
Belki de gidip Cumhuriyet gazetesine arkadaşlarıyla şakalaşmak
Sahilde karısıyla beraber yürüyecek, oğluyla top oynayacak
Ankara'da bir meyhanede oturup rakısını içecek

Bir gün bir başbakan çıkacak
Siyasi nedenlerden insanların hayatlarını kararttık
Özgürlüklerini ellerinden aldık diyecek

Özür dileyecek

ama

ama

Peki Önemli olan "O An" değil miydi hayatımızda

Peki Kaybolup giden yıllarını geriye kim verecek?





The Most Expensive Photo - Rhein II

This photo was sold for $4,338,500

The most expensive photo of the world taken by Andreas Gursky, named Rhein II.

NO COMMENT 



Kart Üyelik Aidatı Ödememe

Bilenler bilir, kredi kartı kullananlardan bankalar yıl sonlarına doğru Üyelik Aidat Ücreti adı altında bir para alırlar. Ben de nacizane bir HSBC Pegasus Kart kullanıcısıyım. Alalı 3 sene olmuş, hatta Son Kullanma tarihi de gelmiş geçecek yakında.

Bu ay hesap ekstreme bakınca ne göreyim!! Üyelik Aidat Ücreti adı altında 70TL koymuşlar benim hesabın üzerine. Bunun üzerine daha önce duyduğum çeşitli yöntemleri araştırmaya başladım. Google Abi'ye sordum hangi siteler bana yardımcı olabilir diye. Birkaç tane site çıktı karşıma. Genellikle 3 aşamalı bir sistemden bahsediliyordu.

1. Bankanın çağrı merkezi aranır, çağrı merkezi görevlisine durum anlatılır, hukuksal olarak sürece hakim olduğunuz hissettirilir. Bütün kaymakamlıklarda bulunan Tüketici Sorunları Hakem Heyeti 'nin geçmişteki davaları emsal alarak lehinize karar alacağınızı bildiği ve başvuruda bulunacağınız söylenir. Bu ücretin iptali istenir.

2. Eğer kabul etmezlerse kartın iptali işlemi yapması istenir.

3 Bankaya dilekçe ile başvurup, kaymakamlıklarta bulunan Tüketici Sorunları Hakem Heyeti 'ne başvurup hukuki süreç izlenir. http://www.tuketiciler.org/?com=files.read&ID=12&pID=87

HSBC çağrı merkezini arayıp

1. Hesabımdan çekilen 70TL'yi ödemek istemediğimi, daha önce emsal davaların tüketici lehine sonuçlandığını söylediğimde çağrı merkezindeki görevli kişi "Evet, bireysel olarak yapılan çeşitli başvurular tüketici lehine sonuçlandı ancak bankamızda bu ücretin iadesi için herhangi bir süreç bulunmuyor" diye cevabını verdi.

2. Surevisor yada daha yetkili bir kişi ile görüşmek istediğimi belirttim. Çağrı Merkezi'ndeki görevli Supervisor değil Genel Müdür'le bile görüşsem ilerleyebileceğim herhangi yapılandırılmış bir süreç olmadığını belirtti.

3. Kartımı telefonda iptal etmek için ne yapmam gerektiğini sorup, sonrasında da olumlu sonuç alacağımı bildiğim Tüketici Hakem Heyeti'ne başvuracağımı söylediğim zaman Pegasus Kart'ın çok özel bir kart! olduğundan bahsedip bana sunduğu faydaları anlattı. Kendisini de bir tüketici olarak düşünmemi, kapıda kalırsam Pegasus Kart'ın beni eve alacağını, kartımda kocaman uçuş puanları biriktiğini, aslında bu faydaların yanında 70TL'nin bişeycik olmadığını söyledi.

4. Madem yaptığım bütün işlemleri biliyorsunuz, bu puanları da hiç kullanmadığımı zaten artık iyice soğuduğumu, kartımı nasıl kapatacağımı sorduğumda ise; Peki madem bu kadar emin konuşuyorsunuz kendinizden, ben bir seferlik bu Yıllık Kart Ücretini iptal edeceğim diyip, önümüzdeki hafta tekrar kontrol edebileceğimi belirtti.

Hukuki bir hakkımızı geriye almak aslında bu kadar kolayken, sadece bunu bankalara bildiğini gösterenlerin alabilmesi tam bir Türkiye trajikomedisi..

Neyse, malum yıl sonu. Kullandığınız kredi kartınız varsa Kart Üyelik Aidatı adı altında ödememeniz gereken bir miktar ekstrenizde gözükünce aklınızda bulunsun. 



Made in Iceland

A tent, some food and a camera. What else you need to enjoy life in an amazing nature. While I was watching the video I remember the time that we went to tramping in New Zealand.

If we don't walk in Iceland, scuba dive in Egypt, fly in New Zealand, swim in Pacific what's the reason of earning money, having a good career, saving in our accounts.

Life is beautiful, world is beautiful.
Go, find, discover, enjoy...



Vizyon



İlk başta kahkahalarla güldüğüm aşağıdaki video aslında Türkiye'nin bir resmi gibi.İlk gördüğümde teknoloji ile bizim kadar ilgili olmayan, bizden bir önceki jenerasyonun bir ferdinin yaptığı samimi, neşeli, kahkahalarla güldüren bir video gibi geldi. 

Ancak sonra düşündüm, bu konuşmayı yapanın Ulaştırma Bakanı olduğunu, kürsüdeki Türk Telekom logosuna da bakınca konuşmayı ulaştırma alanında çalışan, işleri daha kaliteli servisler sunmak, çeşitli alanlarda teknoloji geliştirmek olan kişilere yaptığını anlıyorum. 

Her yıl üniversitelerin bilişim ile ilgili bölümlerine binlerce kişi alınıyor. Adamlar kafayı yiyecek, haberimiz yok. 

Türk Telekom iyi ki özelleştirilmiş dedirten bir video olmuş 

Anlayamayanlar için: 


Bu bulut sistemi dedikleri bişey var şimdi
Son zamanlarda herkes oraya bişey atıyo
Gelen oradan işine yarayanı alıyo, kullanıyo
Ben böyle anlıyorum, belki farklı bişeydir

Şey yok artık, sistematik bişey yok 
Abur cubur dolduruyosun
Herkes ihtiyacını oradan alıyo ama hiç de karışmıyoo
İstediğini buluyosun

Bu bilişim, fazla kafa yorursan sıyırırsın
Kullanacaksın, nimetlerinden kullanıp, yararlarıp işini göreceksin
Kafayı taktın mı o zaman işin kötü
Çok fazla hikmetine şey yapmamak lazım